İsrail, gidecek hiçbir yeri olmayan bir milyon Gazzelinin sığındığı Refah’a saldırdı

Palestinians mourn relatives killed in Israeli bombardment in Rafah, Gaza Strip, Monday, February 5, 2024. [AP Photo/Hatem Ali]

İsrail, bir milyondan fazla insanın güvenli bir yere gidemediği için sığındığı Gazze’nin en güneyindeki Refah kentine saldırı başlattı.

AFP tarafından yayınlanan görüntülerde Salı günü Mısır sınırındaki kentte geniş çaplı saldırılar düzenlendiği görülüyor. Geçtiğimiz hafta İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant şunu söylemişti: “Han Yunus’taki görevlerimizi yerine getiriyoruz ve Refah’a da ulaşıp bizi tehdit eden terör unsurlarını ortadan kaldıracağız.”

Salı günü Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) Sözcüsü Jens Laerke Refah’a yönelik saldırının savaş suçu teşkil edebileceği uyarısında bulundu. Laerke “Bu durumda Refah’ta yoğunlaşan çatışmalar büyük çaplı sivil can kayıplarına yol açabilir ve bundan kaçınmak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız,” dedi.

Laerke şöyle devam ediyordu: “BM ve BM üyesi devletler olarak buna şahit olabiliriz. Hukukun ne dediğini açıkça ortaya koyabiliriz: uluslararası insancıl hukuk uyarınca, nüfusun yoğun olduğu bölgelerin ayrım gözetmeksizin bombalanması savaş suçu teşkil edebilir.”

İsrail Refah’a doğru ilerlemeye devam ederken ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, son üç ay içinde İsrail’e yaptığı beşinci ziyaret kapsamında Salı günü İsrail’e geldi. Bölgeye yaptığı ziyaretin bir parçası olarak Blinken, Suudi Arabistan ile İsrail arasındaki ilişkileri “normalleştirmek” amacıyla Suudi Arabistan veliaht prensi Muhammed bin Salman ile bir araya geldi.

ABD, İsrail’in Gazze’deki soykırımına tamamen suç ortağıdır. Sistematik savaş suçlarının açık kanıtları ve İsrailli yetkililerin açıkça soykırımcı söylemleri karşısında Blinken ve diğer ABD’li yetkililer “İsrail’in kendini savunma hakkı”na sınırsız destek verdiklerini ilan etmiş ve İsrail’in öldürmesine izin verilecek sivil sayısı için “kırmızı çizgiler” olmadığını vurgulamışlardır.

Gazze nüfusunun yaklaşık yarısının Refah kentine akın etmesi kentin nüfusunun artmasına neden oldu. UN News’in haberine göre, “Civardaki çatışmalar şiddetlenirken gıda, su, barınak ve ilaç sıkıntısı çeken sığınmacılar Refah’a akın etmeye devam ediyor.”

Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre 5-6 Şubat tarihleri arasında İsrail’in saldırılarında 107 Filistinli hayatını kaybetti, 143 Filistinli de yaralandı.

Euro-Med İnsan Hakları Gözlemcisi’ne göre İsrail 7 Ekim’den bu yana Gazze’de aralarında 13.642 çocuk ve 7.656 kadının da bulunduğu 35.096 Filistinliyi öldürdü. Öldürülenlerin büyük çoğunluğunu siviller oluşturuyor. Ölen 30.571 kişinin silahsız olduğu belirtildi. Ayrıca 67.240 kişinin de yaralandığı bildiriliyor.

Tahminen 2 milyon Filistinli yerinden edilmiş durumda. İsrail 79.200 evi yıktı ve 207.000 eve de zarar verdi. Bu durum, paramparça olmuş evlerine dönmelerine izin verilse bile, nüfusun büyük çoğunluğunu evsiz bıraktı.

Gazze’deki sağlık sistemi de harap oldu; 309 sağlık çalışanı öldü ve 380’i yaralandı. Aralarında 26 hastane ve 63 kliniğin de bulunduğu 235 sağlık tesisi ve 146 ambulans imha edildi ya da hasar gördü.

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA), yaptığı açıklamada “Gazze’deki sağlık tesislerinin yüzde 84’ü saldırılardan etkilendi,” dedi. Ajans, İsrail güçlerinin insani yardım çalışanlarını hedef alan aralıksız saldırıları nedeniyle Gazze’deki 22 tesisinden yalnızca dördünün çalışır durumda olduğunu ekledi.

Salı günü yayımlanan bir raporda Euro-Med gözlemcisi, İsrail güçleri tarafından tutuklulara yönelik yaygın “zorla çıplak bırakma, cinsel taciz ve cinsel işkence tehditlerini” gözler önüne serdi.

Kurum, “İsrail hapishanelerinde ve gözaltı merkezlerinde farklı süreler geçiren ve yakın zamanda serbest bırakılan bir grup tutuklunun ifadelerinin ... işkenceye varan diğer zalimce uygulamaların yanı sıra şiddetli dayağı, köpek saldırılarını, çıplak aramaları, yiyecek ve banyo erişiminin engellenmesini doğruladığını” bildirdi.

Rapor şöyle devam ediyor: “Euro-Med Monitor’ün aldığı en endişe verici ifadeler, doğrudan cinsel tacize uğrayan kadın tutuklularla ilgilidir. Güvenlik kaygıları nedeniyle isimlerinin açıklanmasını istemeyen kadın tutuklular, İsrail askerlerinin kendilerini cinsel organlarına dokunarak taciz ettiğini ve başörtülerini çıkarmaya zorladığını söyledi.”

Euro-Med, “askerlerin kadın tutukluları ve ailelerini ahlaksızca saldırmak ve hatta tecavüz etmekle tehdit ederek başkaları hakkında bilgi vermeye zorladığını doğruladı.”

Pazartesi günü New York Times tarafından yapılan bir araştırma, İsrail güçlerinin Gazze’deki sivil altyapıyı tahrip ederken kendilerini filme aldıkları sosyal medya videolarını derledi.

New York Times’a göre videolarda “askerler yerel dükkanları ve okul sınıflarını tahrip ediyor, Filistinliler hakkında aşağılayıcı yorumlar yapıyor, sivil alan gibi görünen yerleri buldozerle yıkıyor ve Gazze’de İsrail yerleşimlerinin inşa edilmesi (bazı aşırı sağcı İsrailli politikacılar tarafından desteklenen tahrik edici bir fikir) çağrısında bulunuyor.”

BM hastanelere yönelik saldırıların devam ederek yoğunlaştığı uyarısında bulundu. “İki haftayı aşkın bir süredir Han Yunus’taki Nasser ve El Amel hastaneleri yakınlarında, sağlık personelinin, yaralıların ve hastaların yanı sıra her iki hastaneye sığınan ülke içinde yerinden edilmiş binlerce kişinin güvenliğini tehlikeye atan ağır çatışmalar rapor edilmeye devam ediyor.”

BM, 6 Şubat’ta Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’nın, İsrail güçlerinin Nasır Hastanesi’ne yönelik kuşatmasını yoğunlaştırdığını ve 300 sağlık personeli, 450 yaralı ve hastane yerleşkesine sığınan yaklaşık 10.000 yerinden edilmiş kişinin hayatını tehlikeye attığını duyurduğunu belirtti.

Bu arada Gazze genelinde açlık giderek artıyor. BM’ye göre, yaşları 6 ay ile 59 ay arasında değişen 3.500 çocuk üzerinde yapılan taramalarda, İsrail’in saldırılarının başlamasından bu yana 12 kat artışla, yaklaşık yüzde 10’unun akut yetersiz beslenmeyle karşı karşıya olduğu tespit edildi. Kuzey Gazze’de ise rakamlar daha da yüksek; çocukların yüzde 15’inin ciddi derecede yetersiz beslendiği bildirildi.

Gazze’deki soykırımda ölenlerin sayısı artarken, İsrail vatandaşlarının öldürülmesinde İsrail güçlerinin rolüne ilişkin sorular da artıyor.

Salı günü Haaretz gazetesi, İsrail ordusunun, 7 Ekim’de Hamas’ın ilk saldırısında İsrail güçlerinin açtığı ateş sonucu Kibbutz Be’eri’deki bir evde bulunan 12 rehinenin ölümüyle ilgili soruşturma başlattığını bildirdi.

Haaretz, “Kibbutz’daki çatışmaları yöneten 99. Tümen Komutanı Tuğgeneral Barak Hiram’ın, rehinelerin orada tutulduğunu bilmesine rağmen bir tank ekibine Cohen’in evine ateş açma emri verdiğine dair şüpheler” olduğunu bildirdi.