Bir tarihsel tahrifat çalışması: Aidan Beatty’nin The Party Is Always Right: The Untold Story of Gerry Healy and British Trotskyism kitabı

Halen Pittsburgh’daki Carnegie Mellon Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışan Profesör Aidan Beatty, The Party Is Always Right: The Untold Story of Gerry Healy and British Trotskyism (Parti Her Zaman Haklıdır: Gerry Healy ve Britanya Troçkizminin Anlatılmamış Hikâyesi) adlı kitabının Eylül ayında yayımlanacağını duyurdu.

Dünya Sosyalist Web Sitesi, kitap resmi olarak çıktığında onun ayrıntılı bir incelemesini yayınlayacak. Ancak daha önce bir inceleme kopyasını almış ve okumuş biri olarak, bu noktada Beatty’nin son derece iğrenç, ısmarlama yazar işi bir eser yazdığını belirtmek isterim.

Beatty’nin bayağı ve hatta dengesiz tonu daha açılış cümlelerinde ortaya çıkıyor:

Bu; Gerry Healy adında otoriter ve küfürbaz bir İrlandalı ve onun yaratılmasına yardımcı olduğu siyasi dünya hakkında bir kitaptır... Şiddet ve skandalların, cinsel istismarın, tarikatların, komplo teorilerinin, yanlış yönlendirilmiş ünlülerin ve muhtemelen uluslararası casusluk ve cinayetin hikâyesidir; ve tüm bunların merkezinde bir adam var, Healy... son derece çirkin bir birey... Healy’nin fiziksel çirkinliği genellikle daha derin, daha engin siyasi ve ahlaki çirkinliğin bir işareti olarak anılmıştır. [xvi]

Bu kitap bir biyografinin temel gerekliliklerinden hiçbirini karşılamamaktadır. Öznenin yaşamı, dikkatle incelenmiş bir tarihsel bağlamın içine yerleştirilmemiştir. İrlanda’da doğan ve iç savaş sırasında büyüyen Healy’nin egemen milliyetçi ideolojiden Marksist enternasyonalizme neden ve nasıl geçiş yaptığı, açıklanmak bir yana, incelenmiyor bile. Healy’nin Dördüncü Enternasyonal’de geçirdiği yarım asır boyunca Britanya içinde ve uluslararası alanda mücadele ettiği siyasi meselelere neredeyse hiç değinilmiyor.

Gerry Healy, 1964

Dördüncü Enternasyonal’in varoluş nedenleri, Stalinizme karşı mücadelenin altında yatan siyasi meseleler, Dördüncü Enternasyonal’de 1953’teki bölünmeye ve Dördüncü Enternasyonal’in Uluslararası Komitesi’nin (DEUK) kurulmasına yol açan çatışmalar ve DEUK’un 1963’te ABD Sosyalist İşçi Partisi (SWP) ile yaşadığı bölünme, esas itibarıyla, göz ardı ediliyor. Ciddi siyasi içeriği olmayan birkaç kopuk açıklama dışında, Healy’nin dünya Troçkist hareketinde önemli bir figür olarak ortaya çıkmasının nedenlerine ilişkin hiçbir analiz yapılmıyor. Healy’nin parti kadrolarını ciddi biçimde istismar ettiğinin ortaya çıkmasıyla aynı zamana denk gelen ve 1985’te İşçilerin Devrimci Partisi’nde (WRP) patlak veren yıkıcı krizin siyasi kökenlerine ve gelişimine ilişkin herhangi bir inceleme de söz konusu değil.

Aslında Beatty, Britanya’daki Troçkist hareketin ya da Dördüncü Enternasyonal’in tarihi hakkında hiçbir şey bilmeden Healy’nin biyografisini yazmak üzere yola çıktığı –ya da belki daha doğru bir ifadeyle görevlendirildiği– için bu meseleleri tartışamamış ve açıklığa kavuşturamamıştır.

Beatty, şaşırtıcı bir cehalet itirafında bulunarak, kitabın başındaki teşekkür bölümünde şöyle yazıyor:

Gerry Healy’yi ilk ne zaman duyduğumu hatırlamıyorum ancak 2020’nin hemen başında, ayrıntılı bir gazeteciliğe mi yoksa kendine özgü bir akademik makaleye mi yol açacağını bilmeden, onun hakkında materyal toplamaya başlamıştım. [ix]

Beatty, biyografisinin konusu hakkında hiçbir bilgisi yokken, yaklaşık iki yıllık bir süre içinde, Gerry Healy’nin bir canavar olduğu sonucuna varmış. Oysa Beatty’nin önceden belirlenmiş bu sonuçla işe başladığı ve “tezini” kanıtlamak için ihtiyaç duyduğu materyalleri toplamaya koyulduğu açıktır. Bunun için Beatty, kitabını, Healy’nin bulabildiği kadar çok sayıda küskün siyasi ve kişisel düşmanıyla iletişime geçerek ve röportaj yaparak oluşturmuştur. Hızlı bir Google araması ona kovuşturma için pek çok potansiyel tanık sağlayabilirdi.

Beatty şöyle yazıyor: “2022 ve 2023 yılları boyunca, SLL [Sosyalist İşçi Birliği] ve WRP’nin eski üyeleri, ilgili grupların üyeleri ve daha geniş soldan aktivistlerle kapsamlı görüşmeler yaptım.” [xi] Beatty’nin “sözlü tarih” olarak adlandırdığı şey, ya İşçilerin Devrimci Partisi’ne muhalif örgütlerle bağlantılı olan ya da uzun zaman önce sosyalist hareketi terk etmiş ve hatta antikomünist olmuş eski WRP üyeleri olan muhataplarının birçoğu tarafından ortaya atılmış suçlamaları, yalanları ve yarı gerçekleri yazıya döküp yayımlamaktan ibarettir.

Bununla birlikte, “Röportajlar Üzerine Not” başlıklı yazısında Beatty’nin temas kurduğu kişiler arasında ben de yer alıyorum:

David North başlangıçta röportaj yapmakla ilgilendiğini ifade etti, ta ki haftalar süren bir gecikmenin ardından bana bir dizi öfkeli ve kınayıcı mesaj gönderene kadar. Daha sonra Twitter’da herkese açık bir paylaşımla beni ve kitabı kınadı. [xi]

Beatty ile yaptığım görüşmelerin kayıtları mevcuttur ve bu kayıtlar görüşme talebini reddetme nedenlerimi açıkça ortaya koymaktadır.

Beatty, 9 Ocak 2022 tarihinde Dünya Sosyalist Web Sitesi’nin iletişim formu üzerinden şöyle bir talepte bulundu:

Merhaba, Pittsburgh Üniversitesi’nde tarihçiyim ve şu anda özellikle Gerry Healy ve İşçilerin Devrimci Partisi’ne odaklanarak, Britanya Troçkizminin tarihi üzerine bir araştırma yapıyorum. Bunun için sözlü röportajlar yapmakla ilgileniyorum ve David North’u benimle bir röportaj yapmaya davet etmek istiyorum – irtibat bilgileri sizde var mı veya bu e-postayı ona iletmek ister misiniz? Zaman ayırdığınız için teşekkürler Aidan.

Aynı gün içinde kendisine cevap verdim ve projesinin amaçları hakkında daha fazla bilgi talep ettim:

Sevgili Profesör Beatty,

Mektubunuz bana iletildi.

Görüşmeyi kabul etmeden önce, projeniz hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorum.

Bu proje üzerinde ne kadar süredir çalışıyorsunuz? Araştırmanız nelerden oluşuyor? İşçilerin Devrimci Partisi’nin tarihine ve Gerry Healy’nin kariyerine ne kadar aşinasınız?

Neden benimle röportaj yapmak istiyorsunuz?

Cevabınızı dört gözle bekliyorum.

Saygılarımla,

David North

Beatty 10 Ocak 2022’de aşağıdaki cevabı gönderdi:

Sevgili David

Benimle tekrar iletişime geçtiğiniz için teşekkürler.

İşçilerin Devrimci Partisi’nin ve Sosyalist İşçi Birliği’nin tarihi hakkında güçlü bir anlayışa sahip olduğumu söyleyebilirim (ama bu konuda bana meydan okunmasından mutluluk duyarım!). Yaklaşık iki yıldır onlar hakkında araştırma yapıyorum ve yayınlarının çoğunu okudum – hem gazetelerini hem de ürettikleri çeşitli broşürleri. Ayrıca Healy ve WRP’yi doğrudan ya da dolaylı olarak ele alan yayımlanmış eserlerinizi de okudum (örneğin 1991’de onun hakkında yazdığınız broşür ve Dördüncü Enternasyonal’in genel tarihi).

Araştırmamın bu aşamasında iki çıkmaza girdiğimi hissediyorum (ve sizin gibi Healy’yi tanıyan ve/veya WRP ile çeşitli etkileşimleri olan kişilerle görüşmenin bu konuda yardımcı olacağını umuyorum):

1. Healy hakkında yayımlanmış pek çok eserden çıkan imajla (küfürbaz olduğu, Hegel felsefesinin yarım yamalak anlayışları üzerine bitmez tükenmez dersler veren berbat bir konuşmacı olduğu), bazı insanların onun hakkında hâlâ sahip olduğu, yüksek fikirli bir Marksist ve takipçilerini Birleşik Krallık’ta bir devrimin eli kulağında olduğuna ikna edebilen ilgi çekici ve karizmatik bir lider olduğu şeklindeki çelişkili imaj arasında gerçekten mücadele ediyorum. Metinsel kaynaklardan Healy hakkında ne kadar bilgi edinebileceğimin gerçekten bir sınırı var gibi görünüyor, bu yüzden onu sahiden tanıyan insanlarla konuşabilirsem gerçekten yardımcı olur. Bunun, gelecekteki bir kitapta sunabileceğim Healy tasvirini şekillendirmeme yardımcı olacağını umuyorum.

2. Onun etrafında dönen çok sayıda suçlama ve karşı suçlama var ve tüm bunlar onun hakkında açık bir hikâye anlatmayı çok zorlaştırıyor. Ayrıca Healy’nin çocukluğuyla ilgili hikâyeler uydurduğuna dair pek çok kanıtla karşılaştım. Bu bilgiler ışığında, gerçeği kurgudan ayırmaya çalışırken size Healy ve WRP hakkında bazı netleştirici sorular sormak gerçekten ilgimi çeker.

Healy hakkında yazmaktaki genel amacım, onun sosyalizm akımının genel bir tarihini yazmaya, SLL ve WRP’nin faaliyetlerinden günümüz sosyalistlerinin çıkarabileceği dersleri (çoğunlukla olumsuz) yazmaya çalışmaktır. Benim için bir diğer motivasyon da, Healy’nin de memleketi olan İrlanda’nın Galway bölgesinden olmam ve İrlanda’nın o bölgesindeki sosyalistler arasında Healy’nin hâlâ tuhaf bir etkisinin bulunmasıdır – Healy’nin küresel solun en azından bir kesimi üzerinde etkili olabildiği bir dönem geçirdiği açıktır ve yine de her türlü gerçek sosyalizm ile tamamen çelişen şeyler yapmıştır. Sonuç olarak, onun biyografisine karşı belli bir kişisel ilgim var (ancak bu, WRP’yi araştırmak için umarım ki daha ciddi olan nedenlerimin yanında, özellikle ciddi bir motivasyon değil).

Tüm bunlar size uygun geliyorsa, lütfen bana bildirin. Görüşmeyi Zoom veya Skype üzerinden yapmaktan mutluluk duyarım. COVID izin verirse bunu yüz yüze yapmaktan da mutluluk duyarım. Eşimin ailesi Detroit’in hemen dışında yaşıyor, bu yüzden düzenli olarak oraya gidiyorum (ve anladığım kadarıyla siz Detroit’te yaşıyorsunuz, değil mi?).

Zaman ayırdığınız için teşekkürler

Aidan

Beatty’nin mektubu ciddi bir araştırma içinde olduğunu gösterdiğinden, kendisiyle bir röportaj yapma olasılığını görüşmeyi kabul ettim. 10 Ocak’ta şu yanıtı gönderdim:

Sevgili Aidan,

Sizinle en azından bir ön görüşme yapmaya hazırım.

Gerry Healy’nin son derece karmaşık ve çetrefilli bir siyasi figür olduğuna şüphe yok.

1974-1985 yılları arasında Mike Banda ve Cliff Slaughter ile olduğu gibi Healy ile de çok yakın bir siyasi ilişkim oldu. Bu dönemin sonlarında hepsiyle temel nitelikte siyasi farklılıklar geliştirdim ve bunları yoğun bir şekilde belgeledim. Bununla birlikte, bu adamların hiçbirine karşı bırakın nefreti, kişisel bir husumet dahi geliştirmedim. Farklılıklarımı en keskin terimlerle ifade etmek zorunda kaldığımda bile, her zaman hepsinin Troçkist hareketin inşasında oynadıkları gerçekten önemli rolün bilincindeydim.

Bu noktalara değiniyorum çünkü Healy hakkında söylenen ve yazılan hemen hemen her şey, SLL ve WRP’ye üye oldukları dönemde onunla hiçbir farklılıklarını dile getirmeyen ve daha sonra –Troçkist hareketi terk ettikten sonra– onu bir canavar olarak resmeden kişilere aittir.

Zoom görüşmesi yapmak istediğiniz zamanı bana haber verin.

Saygılarımla,

David

Beatty 11 Ocak 2022 tarihinde şu cevabı verdi:

Merhaba David

[Görüşmeyi] kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederim. Birine karşı sadece düşmanlık beslemenin çıkmaz bir yol olduğuna dair görüşlerinizi kesinlikle paylaşıyorum – benim daha çok yapmak istediği şey, onların politikalarını ciddi analiz etmeye çalışmak.

Konuşmak için 17 Pazartesi günü müsait olur musunuz? Sizin için uygun bir zaman varsa o gün boşum.

En iyi dileklerimle

Aidan

Geriye dönüp baktığımda, Beatty’nin gerçek niyetini gizlediği açıkça görülüyor. Her halükârda, resmi bir röportajı kabul etmeden önce daha fazla bilgi istedim. Aynı gün (11 Ocak) şöyle cevap verdim:

Aidan,

Önümüzdeki hafta programım biraz değişken. Yarın ya da Perşembe günü vaktiniz var mı? Dediğim gibi, bu bana araştırmanızın kapsamı hakkında daha iyi bir fikir verecek bir ön görüşme olacaktır. Ayrıca benim katkımın çabalarınız için değerli olup olmadığına karar vermenize de yardımcı olacağını düşünüyorum.

Healy’nin “berbat bir konuşmacı” olduğunu size kimin söylediğini bilmiyorum. İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde Britanya işçi hareketinde aktif olan en büyük hatip olduğu tartışmasızdır. Kesinlikle Bevan’a denkti; muhtemelen daha da iyiydi. Healy’nin sayıları binleri bulan kitleler önünde konuştuğuna tanık oldum. İşçi sınıfı dinleyicilerine ilham verme, onlara toplumsal bir kuvvet olarak kendi güçlerini hissettirme konusunda şaşırtıcı bir kabiliyeti vardı. Ve söylediklerinde hakiki bir içerik vardı.

Elbette, felsefe üzerine verdiği konferanslar –özellikle de WRP içinde (ve işçi hareketinin tüm kesimlerinde) krizin arttığı yıllarda– önemli bir teorik ve siyasi kafa karışıklığını ortaya çıkarmıştı. Ancak söylemek zorunda olduğu şeyler, yanıldığı yerlerde bile, saçmalık değildi.

Bu noktaları sadece Healy hakkındaki bir kitabın birçok karmaşık siyasi, teorik ve tarihsel meseleyi gündeme getirdiğini vurgulamak için belirtiyorum. Healy, haklı olarak, devrimci sosyalist hareketin önemli siyasi figürlerinden biriydi. Maalesef, insanın “İyilikleri toprağa gider kemikleriyle...”*

Cliff Slaughter’ın geçtiğimiz Mayıs ayındaki ölümünün ardından yayımlanan yazılarımın giriş bölümlerini okuyup okumadığınızı bilmiyorum. Bu bölümlerde Cliff Slaughter’ın hayatı 1963 yılına kadar anlatılıyor ve Healy bu anlatımda önemli bir rol oynuyor. Bağlantı şurada: https://www.wsws.org/en/articles/2021/08/05/slau-a05.html

Bu materyal size siyasi biyografiye yaklaşımım hakkında bir fikir verecektir. Siyasi düşman haline gelen kişiler hakkında yazarken bile –ya da “özellikle” mi demeliyim– objektif olmaya çalışırım.

Saygılarımla,

David

Ardından WhatsApp üzerinden bir ön görüşme planlamak amacıyla karşılıklı birkaç e-posta gönderildi. Görüşme 12 Ocak 2022’de yapıldı. Bu tartışma endişelerimi gidermedi. Tam aksine. Beatty’nin, Troçkist hareketin tarihsel deneyimleri ve programı bir yana, Marksizmin temellerini ne anladığı ne de bunlara aşina olduğu kısa sürede ortaya çıktı. İşçiler Birliği (DEUK’un ABD şubesi) ile WRP arasında 1982 ile 1985 yılları arasında gelişen çatışmaya ilişkin olanlar da dahil olmak üzere, Uluslararası Komite’nin başlıca tarihsel ve teorik belgelerinden herhangi birini incelediğine dair hiçbir belirti yoktu. Beatty’nin, Gerry Healy’nin ciddi bir siyasi biyografisini yazabilecek duruma gelmeden önce yapması gereken çok iş olduğunu mümkün olduğunca kibarca vurgulamaya çalıştım.

Beatty’nin Healy’nin “berbat bir konuşmacı” olduğu yönündeki yorumu beni özellikle etkilemişti, çünkü bu, Healy’nin YouTube’da bulunan ve güçlü hitabet yeteneğini açıkça gösteren bir konuşma filmini bile izlemediğini gösteriyordu. Tartışmamızın ardından kendisine kaydın linkini gönderdim.

Beatty ısrarcıydı. 27 Ocak 2022’de tekrar şöyle yazdı:

Merhaba David

Umarım iyisinizdir. Şubat ayında resmi bir röportaj yapmak için uygun musunuz? Aidan

31 Ocak 2022’de şöyle cevap verdim:

Merhaba Aidan, geç yanıtladığım için kusura bakma. Cevabım evet. Ama muhtemelen ayın ortalarına doğru.

1 Şubat 2022’de Beatty şöyle yazdı:

Teşekkürler, David! Sizin için hangi tarihlerin uygun olduğunu bana bildirin. Yakında konuşuruz.

Beatty’den 10 Şubat 2022’de gelen ve DEUK’un Britanya şubesinin bir kadın üyesinin iletişim bilgilerini isteyen bir sonraki e-posta olmasaydı, röportaj yapılacaktı. Artık onun asıl amacının WRP’deki 1985 skandalına odaklanan bir kitap yazmak olduğundan oldukça emindim. Bu nedenle, 17 Şubat 2022 tarihinde Beatty’ye bir kısa mesaj göndererek röportaj için uygun olmadığımı belirttim. Beatty şöyle cevap verdi:

Haber verdiğiniz için teşekkürler! Açıkçası gelecekte zamanınız olursa, bir röportaj yapmaktan yine de mutlu olacağım, İyi şanslar!

19 Mart 2022’de Beatty’ye, Ukrayna savaşının tarihsel arka planı üzerine yazmış olduğum bir WSWS açıklamasının bağlantısını gönderdim. Şöyle cevap verdi:

Bunu bana gönderdiğiniz için teşekkürler. Umarım iyisinizdir.

Beatty’den bir sonraki haber 4 Mayıs 2022 tarihinde geldi. Bu, Twitter’da yaptığı bir açıklamanın linkiydi. Orada şöyle yazıyordu:

Sosyalist İşçi Birliği, İşçilerin Devrimci Partisi ya da Dördüncü Enternasyonal’in Uluslararası Komitesi bünyesindeki ilgili gruplardan herhangi birine üye oldunuz mu?

1960’larda, 70’lerde veya 80’lerde Britanya Solu’nda aktif miydiniz ve SLL veya WRP ile temasınız var mıydı?

Bu gruplarla ilgili deneyimleriniz ve anılarınız hakkında bir röportaj yapmak ister misiniz?

Tüm röportajlar azami özenle ele alınacak, hiçbir röportaj kamuya açıklanmayacak ve isimsiz olarak kaydedilebilecektir.

Röportajlar, İşçilerin Devrimci Partisi’nin tarihi üzerine bir kitabın parçası olarak kullanılacaklar.

İletişim Aidan Beatty - wrporalhistoryproject@gmail.org

Bu, Beatty’nin, kendisiyle paylaşmak isteyebileceği kirli çamaşırları olan herkese yaptığı bir çağrıydı. Beatty’nin talep ettiği bilgi türü, materyali kullanırken “azami özen” göstereceği ve görüşmelerin “isimsiz olarak kaydedilebileceği” taahhüdüyle açıkça ortaya konmuştur.

Bu çirkin talebe cevaben Beatty’ye 5 Mayıs 2022 tarihinde WhatsApp üzerinden şöyle yazdım:

Bu, Troçkizmden kopan insanların şiddetli öznel ve esasen antikomünist anlatılarından başka bir şey üretmeyecektir. Tarih açısından, entelektüel açıdan değersizdir.

Beatty birkaç dakika içinde şu cevabı verdi:

Açıkçası ben aynı fikirde değilim ama sanırım bu konuyu burada bırakmamız gerekecek. Zaman ayırdığınız için teşekkürler.

Ben de şöyle cevap verdim:

Katılımcılara, WRP’deki bölünmeden sonra Dördüncü Enternasyonal’in ve devrimci işçi hareketinin inşasına ne gibi katkılarda bulunduklarını sormak, siyasi açıdan açıklayıcı olmasına ilaveten, kayda değer olabilir.

Beatty şöyle cevapladı:

İnsanların SLL veya WRP’de geçirdikleri zamandan, bu örgütlerin tüm olumsuz yönlerine rağmen, ne gibi olumlu şeyler çıkardıklarıyla kesinlikle ilgileniyorum. Röportaj yapma davetim her zaman geçerli ama bunu size bırakıyorum!

Buna şu yanıtı verdim:

Troçkizmi siyasi bir kült hareketi olarak ele alan, çeşitli sinik ve demoralize insanların deneyimlerine odaklanan anlatımlardan bir yenisini yazmaya karar vermiş görünüyorsunuz. Zamanınızı neden bu tür bir projeye harcamak istediğiniz elbette yalnızca sizin yanıtlayabileceğiniz bir soru. Ancak bunun ciddi siyasi ve entelektüel tarihle ne ilgisi olduğunu anlayamıyorum.

Size karşı kaba olmaya çalışmıyorum. Ancak ön görüşmemizden, Dördüncü Enternasyonal’in tarihi üzerine ciddi bir çalışma yapmadığınız anlaşılıyordu. Dördüncü Enternasyonal ve WRP içindeki çatışmaların altında yatan karmaşık siyasi ve teorik meselelere dair anlayışınız çok azdı. Bu meseleler, çok büyük güncel öneme sahiptir—örneğin Rusya-Ukrayna Savaşı’nın niteliği ve nedenleri gibi. Belki WSWS’de yayımlanan 1 Mayıs konuşmamı dinlemek için zaman ayırabilirsiniz.

Bu noktada Bay Beatty planını anladığımı fark etti. Samimiyet maskesini indirerek şöyle cevap verdi:

Bu konuşmayı sessize alıyorum, David. Zaman ayırdığınız için teşekkürler.

Daha sonra, 5 Mayıs 2022 akşamı erken saatlerde Beatty’ye son yanıtımı gönderdim:

Bana kötü niyetle yaklaştığınız artık çok açık.

Beatty, kitabının “Röportajlar Hakkında Not” bölümünde, Twitter’da (şimdi X) yayımladığım ve hem yazarı hem de kitabını kınayan bir açıklamaya atıfta bulunuyor. Beatty’nin 1 Kasım 2022’de “Gerry Healy ve İşçilerin Devrimci Partisi üzerine kitabı için bugün @PlutoPress ile bir sözleşme imzalayacağını” duyurmasına cevaben 18 Kasım 2022’de bir yorum yayınladım. Bu duyuruya Pluto Press ile yaptığı anlaşmanın bir taramasını da eklemişti. O tarih itibariyle kitabın planlanan başlığı “Split, Split, and Split Again: Gerry Healy ve İşçilerin Devrimci Partisi” idi. Daha sonra kitabın adını, Healy’nin değil ama Costa-Gavras’ın 1952’de Çekoslovakya’da yaşanan meşhur Tasfiye Duruşmalarını konu alan muhteşem filmi Confession’da kötü şöhretli bir Stalinist bürokratın söylediği bir cümle olan Parti Her Zaman Haklıdır olarak değiştirdi.

Beatty’nin gönderisine verdiğim yanıtta şöyle yazmıştım:

Bay Beatty geçen yıl benimle temasa geçti. Çok geçmeden 1) Beatty’nin Troçkist hareketin tarihi hakkında neredeyse hiçbir şey bilmediği ve 2) kesinlikle hiçbir siyasi veya entelektüel değeri olmayan müstehcen bir kitap yazmayı planladığı ortaya çıktı. Kendisiyle irtibatı kestim.

Beatty’nin kitabının içeriği değerlendirmemi tamamen doğruluyor.

Ama insan yine de şu soruyu sormak zorunda kalıyor: Bay Beatty’yi bu kitabı yazmaya iten neydi? Cevap, “Sonsöz: Yirmi birinci yüzyıl Healciliği” başlıklı sonuç bölümünde verilmiştir. Bu bölüm tamamen Sosyalist Eşitlik Partisi ile benim kınanmama ayrılmıştır.

John Comaroff (johncomaroff.com)

Söz konusu bölüm, cinsel istismarla ilgili asılsız iddialara konu olan Harvard Üniversitesi’nden Antropolog John Comaroff’a yönelik çirkin bir saldırıyla başlıyor. Öğrenci gazetesinde ünlü akademisyene karşı yürütülen zehirli kampanyaya rağmen, iddiaların inandırıcı bir dayanağı olmadığı ortaya çıkmış ve o zamanlar neredeyse 80 yaşında olan Comaroff görevine iade edilmişti. Beatty, davaya ilişkin olguları ve davanın sonucunu görmezden gelerek, Dünya Sosyalist Web Sitesi’ni “kendisine yönelik inandırıcı cinsel istismar suçlamalarına rağmen Comaroff için yaltaklık yapan bir apoloji” yayımlama gerekçesiyle kınıyor. [136-37] Gerçekte ise ortada “inandırıcı kanıtlar” yoktu ve WSWS’nin yayımladıkları “yaltaklık yapan bir apoloji” değil, cadı avının kökenlerine ve düzmece içeriğine ilişkin bir dizi yıkıcı analizdi.

Bu analizlerin en detaylısı, WSWS Sanat Editörü David Walsh tarafından kaleme alınan ve 15 Mart 2022 tarihinde yayımlanan “Harvard’lı antropolog John Comaroff’a karşı yürütülen siyasi kampanya“ başlıklı yazıdır. Walsh, asılsız iddiaları dikkatli bir şekilde ortaya koyduktan sonra, Comaroff karşıtı kampanyanın teorik temellerini incelemiştir; bu kampanya, üniversite söylemine yön veren toplumsal cinsiyet teorisyenleri tarafından ısrarla üzerinde durarak desteklenen, cinsel saldırganların bir “ayrıcalık hiyerarşisi” tarafından korunduğu yönündeki asılsız iddialara dayanıyordu. Walsh şöyle açıklıyordu:

“Ayrıcalıklar hiyerarşisi” her türlü olguyu açıklayan sihirli bir formül, her şeyi kaplayan bir güç haline geliyor. Kadrolu bir profesöre yönelik bir suçlama reddedilir ya da çürütülürse, bu sadece böyle bir “akademik kast sisteminin” var olduğunun daha da lanetleyici bir kanıtı oluyor. Comaroff ve diğerleri tarafından saldırılara karşı aktif direniş ise, açık bir suçluluk işareti olarak yorumlanıyor. Medya ve suçlayıcılar, Emerson W. Baker’ın A Storm of Witchcraft’ta özetlediği gibi, Salem davası yargıçlarının yaklaşımını benimsemektedir: “Stratejileri, itiraf etmeyi reddeden sanıkların yalan söylediğini varsaydıkları bir ‘suçlu ama itiraf etmeye isteksiz’ zihniyeti oluşturmaktan ibaretti.”

“Ayrıcalıklar hiyerarşisi” argümanı döngüseldir, cevaplanamaz ve yanıltıcıdır. Tanınmış bir profesör, lisansüstü öğrencisi X veya Y’nin iş bulmasına yardımcı olmuyorsa, X’in veya Y’nin kariyer yolunu kasıtlı olarak engelliyor olmalıdır. İş piyasasının nesnel gerçekleri ve gereken zorlu akademik yeterlilikler basitçe değerlendirme dışı bırakılmaktadır.

Beatty, Walsh tarafından yapılan analize atıfta bulunmuyor veya herhangi bir şekilde değinmiyor. Bunun yerine, WSWS’yi küstahça karalamaya devam ederek şöyle yazıyor:

Sitenin Comaroff’u açıkça savunması hiç de alışılmadık bir durum değil: Harvey Weinstein (hüküm giymiş bir tecavüzcü), Woody Allen (inandırıcı bir şekilde çocuk istismarıyla suçlanmış biri) ve Louis CK (komedyen arkadaşlarına aşırı cinsel tacizde bulunduğunu itiraf etti) hakkında da beraat kararları yayımladılar ve çeşitli #MeToo ifşaatlarını takip eden cinsel taciz tartışmalarını genel olarak küçümsediler. [137]

Bu ifadeler bir sürü yalandan ibarettir. WSWS, Harvey Weinstein’ı hiçbir zaman “beraat kararı” yayımlamadı. WSWS’de 12 Ekim 2017’de yayımlanan bir makalede, David Walsh şöyle yazıyordu:

Çalışanlarına karşı zorbalık ve kötü muamelesiyle tanınan bu Hollywood yapımcısına ne müsamaha gösteririz ne de ahlakına kefil oluruz. Cinsel taciz iddialarının sadece küçük bir kısmı bile doğruysa, bu davranışları iğrençtir ve muhtemelen suç teşkil etmektedir.

Bununla birlikte Walsh, okurları uyarıyordu: “Weinstein’ın, yasal süreç ve masumiyet karinesi de dahil olmak üzere anayasal hakları vardır.” Walsh şöyle devam ediyordu:

Amerika’da (ve Hollywood’da—Charlie Chaplin ve diğerleri) seks skandallarının uzun bir geçmişi vardır ve bunların hiçbiri ilerici bir yöne gitmemiştir. Seks skandalı mekanizması üzerinden başka meseleler halledilir; sıklıkla güçlü ekonomik çıkarları tatmin etmek için kullanılır ve genellikle siyasetin sağa itilmesiyle sonuçlanır. Clinton-Lewinsky olayı, sağcı ve itaatkâr medya tarafından manipüle edilerek yaklaşık iki yıl boyunca Amerikan siyasi yaşamının merkezinde yer aldı ve neredeyse, bir hükümet darbesi girişimiyle, iki kez seçilmiş bir başkanın görevden alınmasına yol açacaktı.

WSWS’nin gerici #MeToo hareketine ilişkin yayınını ve kınamalarını, bu ilkesel değerlendirmeler şekillendirmiştir. Bu hareket, McCarthy döneminden bu yana görülmemiş bir ölçekte, müstehcen, kanıtlanmamış ve yanlış iddialara dayanarak sanatçıların, yazarların, aktörlerin ve başka kamuya mal olmuş kişilerin kariyerlerini yok eden bir cadı avı atmosferini körüklemiştir. Weinstein davasına gelince, vicdansız bir yargıcın başkanlık ettiği usulsüz bir mahkemedeki mahkumiyeti, New York Eyaleti Temyiz Mahkemesi tarafından bozulmuştur.

Öyleyse Beatty’nin sözde Healy biyografisi ile Sonsöz’de SEP ve WSWS’ye yönelik suçlamaları arasındaki bağlantı nedir? Bu, Healy’nin 1970’ler ve 1980’lerdeki istismarcı davranışlarını Sosyalist Eşitlik Partisi’nin Marksist sınıf temelli siyasetiyle ilişkilendirmeye yönelik dürüst olmayan bir girişimdir. Beatty şöyle yazıyor:

SEP’in kökleri, bir zamanlar Tim Wohlforth’un önderlik ettiği ve Gerry Healy’den yakından etkilenmiş İşçiler Birliği’ne dayanmaktadır. WRP’den öğrendiği fikirleri geliştiren SEP’in sınıfı her şeyin üzerinde tutması, ırk ve toplumsal cinsiyeti önemsizleştirmekle kalmayıp düpedüz cinsiyetçilik ve ırkçılıkla sonuçlanmıştır. [137]

Bu noktada, Beatty’nin kitabının altında yatan siyasi motivasyonlar çok açık hale geliyor. Beatty kitabını bir tarihçi olarak değil, Demokratik Parti’nin siyasi sözcüsü olarak yazıyor. SEP’i “güncel olaylara ilişkin aşırı solcu perspektifleri ve başta Alexandria Ocasio-Cortez olmak üzere Bernie Sanders ve Jeremy Corbyn gibi son dönemin demokratik sosyalist siyasetçilere yönelik art niyetli saldırıları” nedeniyle kınıyor. [137] Onun “art niyet” dediği şey, emperyalizmin orta sınıf siyasi temsilcilerine yönelik iyi bilinen Marksist eleştiridir.

Healy 35 yıl önce öldüğüne göre, Beatty bu kötü ruhun reenkarnasyonu olarak sunulabilecek başka bir şeytan bulmalıdır. Ve böylece Beatty dikkatini bana çevirerek “North yaşamının ilk yılları hakkında ihtiyatlı... SEP içinde bile, onun geçmişi hakkında pek bir şey bilinmiyor,” diye ilan ediyor. Beatty, bu rahatsız edici durumu düzeltmek için, Gerry Healy’nin biyografisi olduğu iddia edilen bir kitapla tamamen alakasız bir şekilde, benim çocukluğum ve öğrencilik yıllarımla ilgili ayrıntılara odaklanıyor. Önceki bölümlerde Healy ile olan siyasi farklılıklarımın kaydedildiği sayısız belgeyi görmezden gelen Beatty, bunun yerine aile geçmişimle ilgili kayıtları ortaya çıkarmak için Ancestry.com’a başvurmuş.

Keşifleri arasında, yasal adımın (David Green), biyolojik babamın 1953 yılında ölmesinin ardından annemin evlendiği adamdan alındığı da yer alıyor. Ayrıca büyükbabamın Polonyalı-Alman Yahudi besteci ve orkestra şefi Ignatz Waghalter (1881-1949) olduğu ve annemin de sahnelerden çekildikten sonra bir seyahat acentesi kuran bir opera sanatçısı olduğu bilgisini de ortaya çıkararak yazıyor: “Aile yazları İsviçre’de geçirecek kadar zengindi. David North küçük yaşlardan itibaren ham ekonomik sermayenin yanı sıra kültürel sermaye ile de kutsanmıştı.” Başka bir şikâyetiniz var mı?

(Büyükbabamın kariyeri hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler, Ignatz Waghalter hakkındaki Wikipedia gönderisine bakabilir veya bestelerini Spotify veya YouTube‘da dinleyebilirler).

Beatty’nin gizemli geçmişimle ilgili araştırması, 1967’den 1971’e kadar devam ettiğim Trinity College’ın arşivlerini taramayı da içeriyordu. O yıllarda, giderek hayal kırıklığına uğrayan 18 yaşında bir sol liberalden 21 yaşında bir Troçkiste dönüştüğüm gibi şok edici bir gerçeği ortaya çıkarıyor. “Ben şahsen Amerikan toplumundan hiç ama hiç memnun değilim,” dediğim 1968 yılında yapılmış bir gazete röportajını keşfetmiş. Sadece bu da değil; kampüs gazetesinin editörlüğünü yapmış ve 1969’da (Beatty’nin belirttiği gibi 1970 değil) bir sömestr boyunca Demokratik Partili savaş karşıtı Senatör Vance Hartke’nin ofisinde stajyer ve konuşma yazarı olarak çalışmıştım.

SEP’in gelirini ticari bir matbaacılık şirketi kurarak sağladığı gerçeği gibi birkaç sayfalık ek ifşaattan sonra, Beatty iddianamesini WSWS’ye yönelik zehir zemberek bir siyasi suçlamayla sonlandırıyor:

WSWS, Nikole Hannah-Jones’un 1619 Projesi’ne yönelik ikiyüzlü eleştiriler için bir forum işlevi gördü ve böylece 2021’deki aşırı sağcı Eleştirel Irk Teorisi paniğini körüklemede beklenmedik bir rol oynadı. Marksist duruşuna karşın SEP, Gordon Wood gibi muhafazakâr tarihçilere çok sayıda platform sağladı ve onlarla beraber örgütlü ırkçılık karşıtlığını küçümsedi. North’un Eleştirel Irk Teorisi’ne yönelik husumeti, karakterinden sıyrılıp mezun olduğu okulun mezunlar dergisi Trinity Tripod’a, kolejin ırkçılığa karşı bilinçli öğretim yöntemlerini kınamak için devlet adıyla** [!] bir mektup yazmaya istekli olacak kadar güçlüdür. [147] [Not: Trinity Tripod kampüs gazetesidir, mezun dergisi değildir. Bu, Beatty’nin basıma gönderilen kitabındaki sayısız olgusal hataların sadece küçük bir örneğidir].

Beatty kitabını SEP’in Troçkist programına yönelik uzun bir kınama ile bitiriyor:

SEP’in dünya görüşünün temelinde, gerçek bir sosyalistin yalnızca dar tanımlı bir sınıf mücadelesi anlayışıyla ilgilenmesi gerektiği iddiasına dayanan belli bir tür kaba (vülger) Marksist mantık yatmaktadır; herhangi bir ırk veya toplumsal cinsiyet politikası bu nedenle bölücü, dikkat dağıtıcı ve kabul edilemezdir. Sınıf bilincinin terk edilmesi olarak görülen 1968 sonrası kimlik politikalarına yönelik düşmanlık da burada söz konusudur. SEP’in Healy’den miras aldığı Troçkizmin son derece ortodoks kolu da Troçkist önderliğe sahip Bolşevik tarzı bir kitlesel proleter parti fikrinin sınırları içinde faaliyet göstermeyen herhangi bir toplumsal hareketle belirli bir sorun yaşamaktadır. [147]

Beatty’nin kitabı akademik bir biyografi değil, siyasi bir suikast çalışmasıdır. Bu ısmarlama eserin yazımıyla ilgili, daha sonraki bir incelemede ele alınacak pek çok soru işareti bulunmaktadır. Bay Beatty’nin bu eserin tek yazarı olmadığına ve bu kokuşmuş malzeme yığınının toplanmasında önemli ölçüde yardım aldığına inanmak için iyi sebepler var. Uluslararası Komite’ye düşman bir siyasi eğilime bağlı olan Pluto Press tarafından yayımlandığı için, Beatty’ye bu kitabın “araştırılmasında” ve yazılmasında önemli bir destek sağladığını varsayabiliriz.

Dahası, 2015’ten beri üzerinde çalıştığı büyük bir eserin yazımı ve yayımlanmasıyla eşzamanlı olarak meşgulken bu çalışmayı üretecek zamanı nasıl bulduğunu merak etmek gerekir.

Beatty, Private Property and the Fear of Social Chaos (Özel Mülkiyet ve Toplumsal Kaos Korkusu) için yazdığı Teşekkür bölümünde, kitabın 2023’te yayımlanmasına giden sürecin ayrıntılı bir anlatımını sunmaktadır. Tamamlanan bu kritik çalışmanın büyük bir kısmı, özellikle de yazım ve düzenleme, Healy biyografisini araştırdığı ve yazdığı sırada yapılmış. Peki, Beatty iki projeyi birleştirmeyi nasıl başardı?

Beatty, Private Property and the Fear of Social Chaos kitabının yayımlanmasına giden süreci açıklarken, “el yazması uzun bir kaotik ve baştan savma dönemden geçti,” diye yazıyor. [ix] “İki anonim hakem, aşırı kaba bir taslağı (umarım) daha tutarlı bir hale getirmeme yardımcı olan çok yararlı bir dizi yapıcı yorumda bulundu,” diye belirtiyor. [ix]

The Party is Always Right’ın yayımlanmasından önce ise bu titiz sürece yaklaşan hiçbir şey olmamıştır. Onun el yazmasının hakem denetiminden geçtiğine dair bir referans yoktur. Beatty, yakın ailesine “Britanya Troçkizmi tarihinden anekdotlar hakkında gevezelik ederken beni dinledikleri için teşekkür ediyor...” [ix] Ve biyografisi de bundan ibarettir: Gerry Healy’den nefret edenler ve Troçkizmin azılı muhalifleri tarafından anlatılan –çoğunlukla dedikodu ve kulaktan dolma bilgilere dayanan– “anekdotlar.”

Önemli bir ayrıntı, Healy’ye suikast metninden önceki Teşekkür bölümünde yer alan, Beatty’nin “Britanya’daki araştırmasının, bu projenin Yahudi, İsrail-Filistin ve küresel bağlantılarını görecek kadar cömert olan Pittsburgh Üniversitesi’ndeki Yahudi Çalışmaları Programı ve Dünya Tarihi Merkezi tarafından finanse edildiği” bilgisidir. [Vurgu sonradan eklendi] Bay Beatty’den ek bilgi alınmadan bu “bağlantıların” ne olduğu hiçbir şekilde anlaşılamaz. Bu bağlamda, Beatty’nin bir tarihçi olarak asıl uzmanlığının Yahudi ve İsrail çalışmaları alanında olduğunu belirtmek gerekir. İlk kitabı Masculinity and Power in Irish Nationalism (İrlanda Milliyetçiliğinde Maskülinite ve İktidar), İrlanda milliyetçiliği ile Siyonizm üzerine –küçük burjuva akademik toplumsal cinsiyet teorisinden büyük ölçüde etkilenmiş– karşılaştırmalı bir çalışmaydı. Bu proje için önemli miktarda fon, büyük bir Siyonizm yanlısı vakıf olan Azrieli Enstitüsü’nden gelmişti.

Bu saldırının sipariş edilmesinin ve hızla yayına hazırlanmasının, bunun faşizan İsrail rejiminin soykırım savaşına karşı Dünya Sosyalist Web Sitesi tarafından yürütülen kampanyaya bir yanıt olduğu sonucuna varmak pek de mantıksız değildir. Beatty, sponsorlarının Troçkizm karşıtı projesinin “Yahudi, İsrail-Filistin ve küresel bağlantılarını görecek kadar cömert” olduklarını belirtirken belki de bunu ima ediyordu.

İşin aslı ne olursa olsun, kesin olan bir şey var: Bay Beatty, bu sefil kitabı yazarak mesleki itibarına bir daha asla düzeltemeyeceği bir darbe indirmiştir. Son yıllarının trajik karakterine rağmen Gerry Healy, Britanya işçi sınıfı ve uluslararası sosyalizm mücadelesi tarihinde önemli bir figür olarak hatırlanacaktır. On yıllar boyunca Stalinistlerin ve sosyal demokratların ihanetlerine ve suçlarına karşı devrimci perspektifin savunulmasına yaptığı tüm katkılar unutulmayacaktır.

Ancak Beatty için ne yazık ki, kitapların ve yazarlarının kaderleri birbirine ayrılmaz bir şekilde bağlıdır. İnsanın yazdığı kötülük yaşar ardından. Beatty bu kitapla hatırlanacaktır.

13 Ağustos 2024

Gerry Healy ve Dördüncü Enternasyonal’in tarihi hakkında daha fazla bilgi için:

Dipnotlar

* Çevirmenin notu: William Shakespeare’in Julius Caesar oyununa atıf (İstanbul: İş Bankası Kültür Yayınları, 2007. Çeviren: Sabahattin Eyüboğlu). İlgili bölüm şöyledir:

İnsanın ettiği kötülük yaşar ardından,

İyilikleriyse toprağa gider kemikleriyle.

** Çevirmenin notu: Beatty burada “under his government name” diye yazıyor. David North’un “kimliğindeki resmi adıyla” demek istiyor olsa gerek.

Loading