CHP, sadece Erdoğan hükümetinin değil ama bir bütün olarak Türk burjuvazisinin devrimci bir işçi sınıfı hareketinin patlamasından duyduğu kaygıları yatıştırmaya çalışırken, aynı anda NATO müttefiklerine güvence vermeye ve desteklerini almaya çalışıyor.
Hekimlerin ulusal grevi öncesinde fiili grevler yaşanırken, İstanbul Şişli'de yüzlerce belediye işçisi yasaklanma girişimine rağmen ödenmeyen ücretleri için kitlesel bir protesto düzenledi.
Erdoğan hükümetinin ve yerel yönetimlerin, işçi sınıfının ücretlerine ve yaşam koşullarına yönelik saldırısı çeşitli sektörlerde artan mücadelelere yol açıyor.
Hükümet toplumsal muhalefeti sindirmek için bir yandan işçi mücadelelerini ve onlara verilen desteği suç gibi gösterme çabası içindeyken diğer yandan yasal siyasi örgütleri bir “terör örgütü” uzantısı saymaya çalışıyor.
2022’de ABD'deki Birleşik Otomotiv İşçileri (UAW) sendikasının başkanlığına aday olan sosyalist işçi Will Lehman, BİRTEK-SEN lideri Türkmen'in tutuklanmasına karşı bir video açıklama yayınladı.
Devam eden hayat pahalılığı ve reel ücretleri düşürme politikası, işçi sınıfı içinde büyük bir toplumsal muhalefet hissi yaratmıştır. Gaziantep’teki grev dalgası, işçi mücadelelerinin hızla gelişme ve genişleme potansiyeline tanıklık etmektedir.
Türkiye’de ve dünya genelinde sağlık emekçileri ve halk sağlığı için ileriye giden yol, ekonominin özel kâra değil toplumun ihtiyaçlarına göre düzenlenmesinden, yani sosyalizm uğruna mücadeleden geçmektedir.
ABD ve dünya emperyalizminin hammadde, pazar, kâr ve ucuz işgücü hakimiyeti için genişleyen savaşları ile ülke içinde işçilere yönelik saldırılar arasındaki bağlantı her zamankinden daha açık hale geliyor.
Grev haklarını savunan metal işçilerinin ve düzgün bir asgari ücret talep eden milyonlarca işçinin, savaşa ve soykırıma karşı çıkan ve demokratik hakları savunan bir mücadele programı temelinde harekete geçirilmesi gerekiyor.
Trump’ın, küresel para birimi olarak ABD dolarına alternatif oluşturma girişimleri olması halinde BRICS grubu ülkelerine yüzde 100 gümrük vergisi getirme tehdidi, ABD emperyalizminin krizin önemli bir ifadesidir.
Biz, kapitalistlerin işçileri kârlarını maksimize etmek için üretimi kontrol etme “hakkını” reddediyor; işçi sınıfının sosyal haklarını gerçekleştirmek için üretimin işçilerin denetiminde olması ve dev şirketlerin kamu işletmelerine dönüştürülmesi için mücadele ediyoruz.
İşçiler, özelleştirme sonucu diğer işletmelerde olduğu gibi işten çıkarma, ücret kesintileri, sosyal hak kayıpları ve hatta güvencesiz koşullarda artan ölüm ve yaralanma riski ile karşı karşıya kalacaklardır.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından yönetilen belediyelerdeki toplu iş sözleşmesi görüşmeleri ve grevler, CHP’yi ve sözde “muhalif” sendikalar ile CHP’yi destekleyen sahte sol grupların oynadığı yıkıcı rolü çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Dünya Sosyalist Web Sitesi Uluslararası Yayın Kurulu Başkanı David North, 19 Ekim’de Frankfurt Kitap Fuarı’nın 100’den fazla katılımcısına “Geleceğe Dönüş: Yirmi Birinci Yüzyılda Savaş, Faşizm ve Sınıf Mücadelesi” başlıklı bir konuşma yaptı.
Niklaus, Gazze’deki soykırıma karşı çıktığı ve kötüleşen çalışma koşullarına karşı mücadelenin savaşa karşı mücadeleyle ilişkilendirilmesi çağrısında bulunduğu için BVG tarafından işten uzaklaştırıldı.
Grev dalgası, bir bütün olarak kapitalist kâr sistemine karşı bağımsız bir sınıf hareketinin hem acil bir ihtiyaç hem de olası olduğunu ortaya koyuyor.
Artan toplumsal öfke ve muhalefet koşullarında yapılan eylemler, esas olarak, işçi sınıfını harekete geçirmeyi değil onu kontrol altına almayı amaçlamaktadır.
Çarşamba günü VW çalışanlarına yapılan saldırılarla ilgili çevrimiçi toplantıda Volkswagen’deki taban komitesinin kurulmasına yönelik aşağıdaki çağrı tartışıldı ve kabul edildi.
Volkswagen Grubu’nun iş güvencesi anlaşmasını feshettiğini, on binlerce kişiyi işten çıkaracağını ve Almanya’daki tüm fabrika ve üretim tesislerini kapatacağını açıklaması, tüm işçilere karşı bir savaş ilanıdır ve sınıf mücadelesinde yeni bir aşamanın başlangıcına işaret etmektedir.
Eğitim emekçilerini ve kamusal eğitimi hedef alan kapitalist saldırıya karşı mücadelede ileriye giden yol, sektörel ve sendikal bölünmüşlüğü aşan, tabandan bağımsız bir sınıf hareketinin inşa edilmesinden geçmektedir.
